.
.
Ehlader Araştırma Bölümü
İngiliz General Stanley Maude ve Çoban
1917 yılında, Britanya Krallığı’na mensup İngiliz Generali Frederick Stanley Maude (1) bir Arap ülkesindeki bir bölgeye girdiğinde, orada bir çobanla karşılaştı.
General, tercümanına dönerek şöyle dedi:
“Çobana söyle, eğer köpeğini keserse, ona bir sterlin verecek.”
Köpek, çoban için çok önemliydi; nitekim sürüyü yönlendiriyor, koruyor ve savunuyordu.
Ama o dönemde bir sterlin, neredeyse sürünün yarısını satın almaya yetiyordu.
Çoban sevindi, yüzü güldü, köpeğini getirdi ve generalin ayakları önünde kesti.
Bunun üzerine General Maude dedi ki:
“Eğer köpeğin derisini de yüzersen, sana bir sterlin daha veririm.”
Çoban hemen kabul etti, deriyi yüzdü ve ikinci sterlini aldı.
General yine dedi:
“Köpeği küçük parçalara ayır, sana üçüncü bir sterlin daha vereceğim.”
Çoban tereddüt etmeden bunu da yaptı, üçüncü sterlini aldı.
General ve askerleri uzaklaşırken, çoban arkasından koştu ve bağırdı:
“Eğer bir sterlin daha verirseniz, köpeği yerim!”
General durdu ve şöyle dedi:
“Hayır, istemem. Ben sadece sizin karakterinizi, psikolojinizi anlamak istedim.”
Sonra askerlerine dönerek şunu söyledi:
“Bir insan, en sadık dostunu, koruyucusunu, üç sterlin uğruna kesiyor, yüzüyor, parçalıyor ve dördüncü sterlin için yemeye bile hazırsa, bu topraklarda korkacak bir şeyimiz yok.”
Bu olay, maalesef bazı toplumlarda görülen zayıf karakteri ve para, menfaat makam karşısında değer kaybını anlatır.
Para, makam ve menfaat için her şeyi yapmaya hazır olan bu insanlar, aslında sahip oldukları en değerli şeyi, ucuz bir bedelle satmış olurlar.
İşte bu tür insanlar, işgalcilerin ve yabancı güçlerin İslam coğrafyalarında ve diğer ülkelerdeki savaşlarında ve toplumlarımızı parçalama çabalarında her zaman kullanılagelmiştir.
Bu hikâyeyi, Iraklı düşünür Dr. Ali el-Vardi, “Irak Tarihinden Sosyolojik Görünümler” adlı kitabında anlatır.
