.
.
Ehlader Araştırma Bölümü
Ebu Hamid şöyle der: Namaza başlamadan önce okunan duanın başlangıcında şöyle diyoruz: “Veccehtu vechi lillezi fetere's-semavati ve'la'rz hanifen muslima”[1]. Buradaki “Vech”[2] kelimesi, vücudumuzdaki yüz anlamında değildir. Zira namaz esnasında bu yüzümüzü kıbleye dönüyoruz ve Yüce Allah elle gösterilen bir yönde sınırlandırmaktan beridir. Allah’a yönelen yüz ancak, gökleri ve yeri yaratan Allah’a yönelen kalbimizin yüzü olabilir. Öyleyse bunu söylerken kalbinin yüzüne bakmalısın. Acaba evde, çarşıda, peşinde olduğu isteklerinin yanında ve nefsanî isteklerin peşinde midir? Yoksa gökleri ve yeri yaratan Allah’a mı yönelmiştir?
Sakın O’nunla konuşmaya yalanla başlama! İnsanın kalp yüzü ancak diğer şeylere sırtını çevirdikten sonra Allah’a yönelebilir. Öyleyse bütün hallerinde bunu koruyamıyor olsan da yalancı olmamak için en azından bu duayı dile getirdiğin sırada kalbini diğer şeylerden koparmaya çalışmalısın.
“Hanifen muslima”[3] dediğinde ise şunun bilincinde olmalısın ki gerçek Müslüman, insanların, onun dilinden ve elinden emniyette olduğu kişidir. Öyleyse bunu dile getirirken gerçekte böyle bir kişiliğe sahip değil isen, bu duayı okuyarak yalan söylüyorsun ve bu halinden kurtulabilmek için bütün gayretini göstermelisin, şimdiye kadar yapmış olduğun yanlışlıklardan dönüp bu yanlışlıkların telafisi için elinden geleni yapmalısın.
“Ve mâ ene minel-müşrikin”[4] dediğinde ise gizli şirki düşünmelisin. Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
“Artık Rabbiyle buluşmayı uman iyi işlerde bulunsun ve Rabbinin kulluğunda hiçbir kimseyi eş tutmasın.”[5]
Bu ayet, ibadetlerinde Allah’ın rızasını insanların rızasıyla birlikte kasteden insanlarla ilgilidir. Bu tür bir şirkten uzak durmaya çalış. Böyle bir şirke sahip olmana rağmen “ben müşriklerden değilim” derken kendinden utanmalısın. Şirkin azı da çoğu da çok çirkindir.
Duanın “Mehyaye ve memati lillâh”[6] bölümünü okurken bu sözün, kendisi için değil de mevlası için yaşayan bir kulun sözü olduğunun bilincinde olmalısın. Dolayısıyla oturup kalkması, gülmesi ve öfkelenmesi ve kısaca hayatı boyunca yaptıkları veya yapmadıkları dünya iştiyakından kaynaklanan bir insan kesinlikle bu sözle uyum içinde değildir.
- - - - - - - - -
[1] Anlamı: Teslimiyet içinde Müslüman olarak yüzümü Allah’a çeviriyorum.
[2] Arapça yazılışı “وَجه” olan bu kelime Türkçe’de “Yüz” anlamını ifade ediyor.
[3] حنیفاً مُسلِما
[4] Enam, 79. Anlamı: Ben müşriklerden değilim.
[5] Kehf, 110. “فَمَنْ كَانَ يَرْجُوا لِقَاءَ رَبِّهٖ فَلْيَعْمَلْ عَمَلًا صَالِحًا وَلَا يُشْرِكْ بِعِبَادَةِ رَبِّهٖ اَحَدًا”
[6] Anlamı: Bütün hayatım ve ölümüm Allah içindir. “محياى و مماتى لله”