İmam Humeynî'nin vefatının 34. yıldönümünde Bursa Ehlibeyt İlim ve Kültür Derneği İmam Humeynî Kütüphane salonunda anma merasimi gerçekleştirildi. Değerli Ehlibeyt âlimi İshak Savcı hocanın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda açılış konuşmasını yapmak için kürsüye gelen Nur Muhammed Camiî imamı ve Bursa Ehlibeyt İlim ve Kültür Derneği kurucularından Bülent Ayyıldız hoca merhum İmam Humeynî ve etkilerine dair oldukça kıymetli bilgiler paylaştı.

Ayyıldız Hoca şöyle konuştu; "Fahr-i Kâinat Efendimiz Muhammed Mustafa'nın (saa) asil soyundan gelen bu büyük insanın Hakk'a yürüyüşünün yıldönümü de aynı hayatta olduğu dönem gibi bereketlerle doludur. Bugün yine yüzbinlerce, milyonlarca insan dini, mezhebi, rengi, kültürü fark etmeden bu büyük insanın yasını tutuyor. İmam-ı Râhil’in birleştirici yönü bizlere İslamî Vahdet Haftası, Dünya Kudüs Günü gibi oldukça kıymetli mirasları bırakmıştır. Dünyanın her köşesinde o ve onun kıymetli inkılabının bereketi ile on binlerce Muhammedî İslam’a dair eser basılmış, yayınlanmış ve bunlar en kuytu köşeye dahi ulaşmıştır. Hatta yalnızca bizim ülkemizde bu inkılabın bereketi ile kaleme alınmış, tercümesi yapılmış yüzlerce dini, siyasi, tarihi vb. eserler okumamız için bizleri bekliyor."

Ayyıldız Hoca merhum İmam’ı 34. sene-i devriyesinde rahmet ve minnetle andıktan sonra izlenmesi gereken bu kudsî yolu asla bırakmamız gerektiğini salık verdi.

Bursa Ehlibeyt İlim ve Kültür Derneği’nde gerçekleştirilen anma merasiminde kürsüye davet edilen bir diğer isim de Ehla-Der Yönetim Kurulu üyelerinden Hasan Bedel’di.

Hasan Bedel Türkiye ve İran’ın özellikle son yüzyılda batılı güçler tarafından kendilerine biçilmiş elbiseleri iyiden iyiye giyindiği bir dönemde İmam Humeynî gibi tarihe damgasını vuran bir insanın ortaya çıkması ile bozulan planları anlattı. Bedel şunları söyledi:

“Modern Türkiye ve İran tarihine baktığımızda; Türkiye’nin batılılaşma ve programlanma yolunda hep İran’dan bir adım önde olmuştur. 1923’te Türkiye’de cumhuriyet kurulurken iki sene sonra İran’da farklı bir şahlık rejimi başa gelmiştir. Kılık ve kıyafet ve dini konularda Türkiye’de batı modeli tercih edilmiş bir-iki sene sonra İran da bunu yapmıştır. Tek partili dönemi Türkiye daha önce aktif hayata geçirmiş hemen akabinde İran yapmıştır. 1950’li yıllarda Menderes hükümeti kurulmuş hemen ardından İran’da Musaddık hükümete gelmiş çok geçmeden Türkiye’de darbe olmuş ardından İran’da da askerî darbe olmuştur… Bu takipleşme hep böyle devam ederken İmam Humeynî’nin öncülüğündeki İslam İnkılabı 1979’da vuku bulmuş ve bu sefer Türkiye geriden gelerek 80 Darbesi’ni yapmıştır. Merhum İmam İngilizlerin, Amerika’nın ve batının tüm oyunlarını bozarak unutulmaz bir devrime imza atmıştır.”

Programın ilerleyen bölümlerinde ise Abbas Öztürk Hocamız İmam-ı Râhil’in irfanî şiirlerinin bulunduğu İmam Humeynî Divanı’ndan maneviyat dolu şiirleri okuyarak açıklamalarda bulundu ve anma merasimi bu şekilde sona erdi.

Ehlader HABER

Editör: Hasan Bedel