.
.

Bir ruhe güzelliğine şah hatâyì olur vurulurum

Sultan'ın merhametine amade ile bakar durulurum

Ne İstanbul ne İran ne Tebriz ne dünyadır gayem

Bir tek sensin bu dünyada payem

 .

Şarabın tadına düşer Hayyam olurum

Mescidim olur meyhane,  özümün ilacı bulurum

Mest etmez gönül evimi, sakinin kadehi

Neylesin aşkın batı'ninde bu garip acemi

 .

Şems değilim ki Mevlana olayım

Aşkın sırrına alev olup yanayım

Menkıbeler ile tanırken sende ki hali

Nerden bilsin açılmayan kapıyı ahali

Gökyüzünün lemasıdir saçılan güneşin

Yoktur dünyada eşin benzerin

Varlık âlemindedir maktum-u hakkaniyetin

Sarar her tarafı dillere destan merhametin

 .

Yusuf olur düşerim kuyuya

Dilim varmaz niyazda bulunmaya

Severim candan öte kalpten içeri

Düşer çöllere ayaklarım ne ileri ne geri

 .

Görmedin mi Yunus'u balığın ağzında

İç dışa, dış içe geçmiş kimin umurunda

Karanlıktır görmez gözler şeytan otağında

Bir tövbedir getirir kıyının odağına

.