.
.
Ehlader Araştırma Bölümü
İbn-i Babıveyh kendisine ulaşan senetle Hz. Ali’den (a.s.) şöyle naklediyor:
“Hz. Resulullah’a (s.a.a) çok borcumun olmasından dolayı yakındım. Sonra o hazret bana buyurdular ki; şöyle söyle:
اللّٰهُمَّ أَغْنِنِي بِحَلَالِكَ عَنْ حَرَامِكَ، وَ بِفَضْلِكَ عَنْ سِوَاكَ
“Allahumme eğnini bi helalike en heramike ve bi fezlike en sivak”
Allah’ım harama düşmemek için beni helalinle zengin et ve kendi fazlınla senden başkasına muhtaç olmamamı sağla.
Eğer borcun Zübeyr Dağı kadar bile olsa, Allah onu senin için ödeyecektir.”[1]
Ehl-i Beyt mektebinin önemli büyük âlimlerinden Şeyh Bahaî şöyle diyor:
Geçmişte çok borcum vardı hatta bin beş yüz miskal2 altına bile ulaşmıştı. Bu borcumu birçok farklı kişiden almıştım ve bir türlü ödeyemiyordum, artık sıkıntıdan hiçbir iş yapamıyor, hiçbir umut yolu da bulamıyordum. Sonra sürekli bu “Allahumme eğnini bi helalike en heramike ve bi fezlike en sivak” duayı okumaya başladım, Allah kolaylık ve rahatlık kapılarını yüzüme açtı, aklımın uçundan dahi geçmeyen yerlerden imkânlar geldi ve çok kısa bir zaman içerisinde borçlarımı ödedim.
[1] Amali-i Şeyh Saduk, s:388.
[2] Yaklaşık 7200 gr. altın
