.
.

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

"Dünyanın bir ucunda bir Müslüman kendisine yapılan zulümden dolayı ‘Ey Müslümanlar neredesiniz!?’ diye feryat ederse, bu feryadı duyan ve duyarsız kalan Müslüman Müslümanlardan değildir."[1]

Özellikle son bir asırda İslam dünyasının ve Müslüman camianın içinden çıkan fitneler genelde siyonist menşelidir. Kurdukları terör örgütleri ve satın aldıkları devlet ricalleri bölgede ABD emperyalizmine ve İsrail siyonizmine kolluk görevi yapmaktadırlar. Dedeleri Muaviye ve Yezit gibi kendilerini İslam’ın aslı ve esası olarak gören sözde devler ricalleri siyonist İsrail rejiminin zulümlerine karşı hiç bir yaptırımda bulunmamışlardır. Geçmişte İngilizler Müslümanlarla başa çıkamayacaklarını anladıklarında İsrail rejimini türetti. Bu korsan rejim ise Müslümanların içerisinden satın aldıkları kuklalarının sinsi destekleri ile her geçen gün Müslümanlara karşı barbarlığını artırdı. Gerçekte kuklalar Müslüman görünümlü siyonlardır.

1- "Muhammed, Allah'ın peygamberidir ve onunla beraber bulunanlar, kâfirlere karşı çetindirler, kendi aralarında merhametli, onları görürsün ki rükû etmekteler, secdeye kapanmaktalar Allah'tan lütuf ve ihsân ve râzılık dileyerek; yüzlerinde, secde eserinin alâmetleri görünmededir"[2]

Amerika emperyalizmi ve İsrail siyonizminin güdümüne takılan sözde Müslüman olan bu kuklaları yukarıdaki ayet ile değerlendirdiğimiz zaman Allah'a inandıklarını, Hz. Muhammed (s.a.a) ile beraber olduklarını iddia edenleri, İsrail rejiminin Gazze'ye yönelik saldırılarını alkışlayanları, destekleyenleri bu ayet ile değerlendirdiğimiz zaman, bunların küffar ile sarmaş dolaş olup, Müslüman Filistin'e karşı şiddetli ve çetin olmaları ayete aykırı bir davranıştır.

2- Hz. Fahr-i Kâinat Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Dünyanın bir başında bir Müslüman ‘Ey Müslümanlar!’ diyerek feryat ederse ve dünyanın diğer bir başındaki Müslüman bu feryadı işitip sessiz kalırsa, bu sessiz kalan Müslümanlardan değildir."

Ey Müslümanlar! Bu hadis ile Gazze'ye saldıranlara baktığımız zaman, bunlar Müslümanları feryat ettirenler ile ilişkiler içerisinde olarak Müslümanlık da kalmış olurlar mı acaba!

3- Bu kuklalar Amerika emperyalizmine ve İsrail siyonizmine maşalık ve kuklalığın başını çekmektedir. Bunlar yetmiş beş yıldır Filistin halkına zulümler yapan bebek katili korsan İsrail'e bir kurşun bile atmamışlardır. Bunlar Nijerya'da her gün Müslüman kıyımı yapan Boko Haram hakkında kınama bazında tek kelam bile etmemişlerdir.

4- Filistin'in Sünnî, İran'ın ise Şi’î olduğunu tüm dünya bilmektedir. Şi’î kökenli İran devleti onca ambargolarına, Batı’nın düşmanlıklarına rağmen halkı ile 44 yıldır Filistinli Müslüman kardeşlerinin yanında yer almış, onlara her türlü desteği vermiş, kardeşlerine yapılan siyonizm zulmüne duyarsız kalmamıştır. İşte Şi’î budur. Şia tarihinde zulme duyarsız kalmak yoktur. Şia aklına zalimin ve mazlumun dini-ırkı sorulmaz mantığı hâkimdir. Şia tarihinde aymazlık, gammazlık, arkadan hançerleme yoktur. Şia; Kufe'de Süleyman b. Sured'in evinde, onun ziyaretine gelen Ubeydulla b. Ziyad'ı perde arkasından çıkıp öldürme imkânına sahip olmasına rağmen: Ben Resulullah’ın "düşmanınız bile olsa arkadan vurmayınız" hadisini hatırladım da ondan dolayı Ubeydullah'ı vurmadım diyen Müslim b. Akil'lerin izleyicisidir.

5- Afganistan ve Irak'ta küfrün yanında yer alarak, onlarla sarmaş dolaş olan ve Müslümanlara şiddetli olan yine bu kuklalardır.

6- Bugün uçakları, zalim askerleri ile orantısız olarak Gazze halkına saldırılara duyarsız kalan sözde Müslüman olan bu kuklalar Allah'tan korkmadıkları kadar efendileri olan Amerika'dan ve İsrail'den korkarlar. Zira ABD’den ve İsrail'den korktukları kadar Allah'tan korkmuş olsalardı İsrail bu vahşetleri yapmazdı.

7- Bu saldırıların esas ve asıl sebebi; Her geçen gün bölgeye ve İslam coğrafyasına Hüseyni basiret ve Hüseyni duruş yayılmakta, çoğalmakta ve hâkim olmaktadır. Bu durum yıllar boyunca Müslümanların kaynaklarını sömüren emperyalizm ve siyonizmin rüyalarını kaçırmış durumdadır. Saldırıların asıl sebebi budur.

8- İmam Hüseyin aleyhisselam Aşura günü bu günkü sözde Müslüman olan bu kuklaların dedelerine şöyle buyurdu; "Eğer dininiz yoksa ahiretten de korkmuyorsanız, hiç olmazsa dünyanız da hür olun."

Aynı sözü bugün biz onlara diyoruz; Eğer dininiz yoksa, ki yok, ahretten de korkmuyorsanız, ki korkmuyorsunuz, en azından dünyanızda hür ve özgür olunuz.

Akıllı, basiretli, ferasetli, mezhep ve mezhebinden olanları değil, İslam ve Müslümanları,  Müslümanların birliğini, varlığını, geleceğini düşünen her samimi Müslüman ABD ve İsrail siyonizminin zulümlerine karşı Müslümanları uyarır ve ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı söylem ve eylemlerden uzak durur.

Selam ve dua ile...


[1] Hadis-i şerif
[2] Fetih / 29