.
.

Ehlader Araştırma Bölümü

“Peki Başka?”

Fransa/Neauphle-le-Chateau'da iken Şah'ın ülkeden kaçtığı gün, İmam'ın sabah namazını bitirmesini bekledim ve yanına giderek; dostlarımızın Şah'ın ülkeyi terk ettiğini ve bu haberin daha sonra radyolarda da haber olarak geçildiğini söyledim.

Elbette bizler mutluluktan ne yapacağımızı bilmiyorduk. İmam bu haberi duyduktan sonra bana şöyle dedi: "Peki başka?" bunun dışında hiçbir şey söylemedi.[1]

İmam zaten bunun olacağını ve başka bir yolunun da olmayacağını biliyordu. Onun için başka bir derde değer gelişme olup olmadığını sormuştu.

[1]Hadideçi, Merziye, (İmam'ın Neauphle-le-Chateau'daki ev sorumlusu), Sergüzeştha-i Vije ez Zendegi-i İmam Humeyni, C.4, S.43

“Namazın Fazilet Vakti Geçiyor”

Şahın kaçtığı ilk gün biz Neauphle-le-Chateau'da idik. İmam'ın evinin etrafına dört yüz civarında gazeteci ve muhabir toplanmıştı. İmam'ın durup konuşabileceği bir yer hazırlandı. Herkesin dikkati İmam'ın üzerinde idi. Her muhabirin sadece bir soru sorması kararlaştırılmıştı. Sadece iki-üç soru sorulmuştu ki, öğle ezanı okutulmaya başladı.

İmam hemen orayı terk ederek şöyle dedi: "Öğle namazının fazilet vakti geçiyor." Oradaki herkes İmam'ın durup dururken gitmesine şaşırmıştı. Biri en azından dört-beş soru daha sorulabilmesi için İmam'ın birkaç dakika sabretmesini istedi. Ancak İmam, öfkeli bir şekilde "Kesinlikle olmaz!" diyerek gitti.[1]

[1]Hüccetü’l İslam ve’l Müslimin Seyyid Ahmed Humeyni, Delil-i Aftab, Yeni Baskı, s. 166

Kırk dört yıl önce bugün İttilaat Gazetesi'nde bir manşet: 'Şah Gitti'

İran Şahı ülkeyi terk ederken

ve Şah Mısır'a yerleştikten sonra şöyle der: 'İran Halkı bana neden böyle davrandı anlamadım!'

Hâlbuki Şah da babası gibi halka her türlü zulmü reva görmüştü...