.
.

Ehlader Araştırma Bölümü

Dua ederken dikkat edilmesi gereken en önemli konu kalp ile Allah’a yönelmektir. Zira gerçek anlamda sana yönelmeyen kişi senin ona dikkatini vermeni hak etmez. Örneğin; seninle konuşur gibi yapıp da dikkatini başka bir yere veren biri senin onu yalnız bırakıp gitmeni hak eder.

İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

"Allah nezdindeki değerini bilmek isteyenler Allah’ın onların nezdindeki değerine baksınlar. Zira Allah, kulunun kendisine verdiği değer kadar kuluna değer verir."

İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur:

"Yüce Allah, öylesine söylenen bir duayı kabul etmez."

Duanın önemli adaplarından birisi dileklerin dile getirilmesi ve söylenmesidir. Diğer önemli konu ise şahsi dualar yerine genel bir şekilde dua etmektir. Dua ederken ağlamak, dua öncesinde geçmiş günahların dile getirilip Allah’tan af dilenmesi, ihtiyaç öncesinde ve sıkıntılar kendisini göstermeden önce rahatlık halinde dua etmek, Allah dışında hiç kimseye bel bağlamamak ve duayı şarkı söylercesine belirli bir ahenkle okumamak duanın diğer önemli adaplarındandır.

İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

"Duanın adabına uyarak dua et. Kime seslendiğini düşün; nasıl seslendiğine dikkat et; neden O’na seslendiğini bil. Allah’ın yüceliğini dile getir. Allah’ın senin açık ve gizli bütün hallerini bildiğini, hak veya batıl, bütün yönlerine vakıf olduğunu kalbinle onayla. Kurtuluş ve felaket yollarını araştırıp öğren ve bu şekilde hayır olduğunu zannedip de gerçekte seni felakete sürükleyecek şeyleri Allah’tan dilemekten kendini koru. Ne istediğine ve neden istediğine dikkat et. Dua, özünde, bütün görünen ve görünmeyen işlerde Allah’a yaslanmak anlamındadır. Duayı adabına uygun olmayan bir şekilde gerçekleştirdiysen, kabul edilmesini bekleme. Kuşkusuz Allah gizli saklı her şeyi bilir. Allah’tan istediğin şey senin niyetinin söylediğinle uyumlu olmadığını bilir."

"Şunu bil ki Yüce Allah bizi kendisini sesleyip dua etmekle yükümlü kılmış olmasaydı bile ihlâslı bir niyetle dileklerimizi onun kapısına götürdüğümüzde bizi eli boş geri çevirmesi düşünülemezdi. Durum böyle iken adabına uyarak dua edenlerin duasını kabul edeceğini bildirdiği halde kullarının ihlâslı dualarını geri çevirmesi nasıl düşünülebilir."

Hadisin devamında İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

"Bu söylediğim adaba uygun olarak ihlâslı bir niyetle dua edersen bu üç şeyden birisinin gerçekleşeceğini sana müjdelerim; Dile getirdiğin dileği yakında gerçekleştirecektir. Terennüm ettiğin dilekten çok daha değerlisini senin ahiretin için hazırlayacaktır veya sana ulaştığı halde seni helak edecek olan belalardan seni koruyacaktır."

İmam Cafer-i Sadık (a.s) “emmen yücibul-muzter”[1]ayetini okurken kendisine, “Neden bizim yaptığımız dualar kabul edilmiyor?” diye soruldu. Bunun üzerine İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyurdu: 

"Zira siz dua ettiğiniz merciyi tanımıyor ve istediğiniz şeyi de anlamıyorsunuz.."

[1] Neml, 62. Anlamı: (Onlar mı hayırlı) yoksa darda kalana kendine yalvardığı zaman karşılık veren ve (başındaki) sıkıntıyı gideren mi?

“اَمَّنْ يُجٖيبُ الْمُضْطَرَّ اِذَا دَعَاهُ وَ يَكْشِفُ السُّوءَ”

Editör: Hasan Bedel