.
.

Ehlader Araştırma Bölümü

Sevgili Peygamberimiz (saa) bir gün “Din samimiyet ve dürüstlüktür.” buyurdular. Orada bulunanlar “Kime karşı samimi ve dürüst olmalıyız ya Rasûlallah?” diye sorunca, her şeyin en iyisini ve en güzelini öğütleyen Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (saa) “Allah’a, Kitabına, Peygamberine, yöneticilere ve bütün insanlara karşı.” şeklinde cevap verdiler.

Evet, Yüce dinimiz İslam’ın özü samimi olmaktır. Söz ve davranışlarımızın Allah katında değer kazanması, samimiyetimize bağlıdır. Samimiyet; Rabbimize gönülden iman etmek, bu imanın gereği olarak da hiçbir dünyevî karşılık ve menfaat beklemeden sadece Allah’ın rızasını gözeterek yaşamaktır. Nitekim bir ayet-i kerimede Cenâb-ı Hakk şöyle buyurmaktadır:

“Biz bu kitabı sana esaslı bir maksat üzere indirdik. Öyleyse samimi bir iman ve bağlılık göstererek sadece Allah’a kulluk et.” Zümer/2.

Sevgili Peygamberimiz (saa) de bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: “Allah, ancak samimiyetle ve sadece kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder.”

Samimiyet, canlı-cansız bütün varlıklara karşı iyi niyet beslemek ve o şekilde davranmaktır. İhlâs ve samimiyetin zıddı ise riyâ ve gösteriştir. Riya, bütün güzellikleri yok eden, iyilikleri boşa çıkaran samimiyetsizliğin adıdır. Riya, insanî ilişkileri ve karşılıklı güveni zedeleyen, kişiyi değersizleştiren bir kişilik bozukluğu ve manevî bir hastalıktır.

Editör: Hasan Bedel