* Lay lay, lay lay benim Esger'im lay lay Lay lay, lay lay dilde ezberim lay lay * * * Susuz güller gibi çölde solanım Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Kurbanlık Hüseyn’e kurban olanım Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Yok mu yardım eden Al-i Ta-Ha’ya? Beşiğinde Esger geldi sedaya Lebbeyk Hüseyn dedi bikes mevlaya Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Baba kucağında gitti maktele Üç başlı ok ile vurdu Hermele Minik boğazında ok geldi dile Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Susuzdu süt emer erin dudağı Gül gibi solmuştu kızıl yanağı Dedi al kan olan beyaz kundağı Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Âl-i Muhammed’in hakkın edaya Melekler indiler Kerb û Bela’ya Cibril kolun açtı ölen balaya Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Ömrümün goncası susuz derildi Revan oldu kanı göğe serildi Boş kundağı bana geri verildi Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Bir mezar açıldı gömüldü çöle Ağıtları yaktık o solan güle Hermele elinde ok geldi dile Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Mevla’dan mevlayla geldi bir nida Seslendi kızlara Şah-ı Şüheda Kuzu kurbanlığa eyledik veda Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Beşiğinde geldi Kerb û Bela’ya Doymadım o susuz körpe balaya Pervaz etti ruhu arş-ı ala’ya Lay lay süt emerim, lay lay Esger'im Hüseyin AKAY